YYÜ Sosyal Tesisleri’nde basın mensuplarıyla bir araya gelen Rektör Battal, Türkiye’de 17-25 Aralık operasyonları sonrasında FETÖ ile mücadele eden yegane kurumlardan biri olduklarını ifade etti. Battal, “Bu terör örgütüne bulaşıklığı olan ne kadar kişi varsa hepsini ortaya çıkaracağız. Bir araştırma, bir inceleme ve bir de soruşturma komisyonu kurduk. Üniversitemize çok sayıda bilgi geliyor. Biz bu bilgileri incelemek ve araştırmak üzere yetkili komisyonlara bu bilgileri aktarıyoruz. Bu çalışma ile doğru bir adım attığımızı gördük. Gelen bilgiyi araştırma komisyonuna atıyoruz. Burada yapılan incelemeler sonrasında ya inceleme ya da durumuna göre soruşturma komisyonuna atıyoruz. Bir yandan masumane bu örgüt ile bağlantı kuranlar olmuş, diğer taraftan ise bu örgüte direkt destek verenler var. Bizim bunları iyi bir şekilde ayırt etmemiz gerekiyor. Dolayısıyla bu komisyonlarımız ile bunları iyi bir şekilde ayırt ediyoruz. Bizim şu ana kadar soruşturma başlattığımız 48 personelden 9’u açığa alınmıştı zaten. 27 kişiye inceleme başlatıldı, 100 personel hakkında da araştırma başlatıldı. Bu kişiler arasında bir sıkıntı olursa inceleme ve soruşturmaya alırız, ancak dediğim gibi çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

“Bunlarla ilişkisi ve bulaşığı olanların üzerine gideceğiz”

2011 yılından bu yana bunlarla mücadele ettiklerini de ifade eden Battal, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“2011 yılında bizler devlet yapımızın cemaat yapılanmasına müsait olmadığını söyledik. O dönemde rektör yardımcısı arkadaşlarımıza da talimat verdik ve hastanelere onların girmesini engelledik. Ayrıca biz kendi içimizde de kontrol mekanizmasını kurmak suretiyle bunları büyük oranda engelledik. Bugün itibariyle biz o çalışmalarımızın meyvesini görmüş olduk. Bunların birde dernekleri var. Bu dernekler üzerinde de araştırmalar yapıyoruz. Biz Yüzüncü Yıl Üniversitesi olarak bu sorunun ülkemiz açısında çok ciddi ve ihmal edilmeyecek düzeyde olduğunu biliyoruz. İlişkisi ve bulaşığı olanların üzerine ciddi bir şekilde gideceğiz ve bunlar cezalarını çekecekler.”

15 Temmuz akşamı alçakça girişim neticesinde ülkemizde meydana getirilen sıkıntılı süreçten, basının rolü sayesinde, halk olarak el ele vererek çıkıldığının altını çizen Battal, “Hamdolsun ülkemizi büyük bir badireden birlikte çıkardık. Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde bu hususta çok güzel bir kahramanlık destanı yazıldı. Öncelikle alçakça girişim neticesinde şehit olanları bir kez daha rahmetle anıyorum, yakınlarına ve bütün ülkeye başsağlığı diliyorum, gazilerimize de Allah’tan acil şifalar diliyorum. Bundan sonra bu tür alçakça girişimler tarihin tozlu raflarına kaldırılmış oldu. Bu da milletimizin sağduyusu, birlik ve beraberliği sayesinde başarılmış oldu. Türkiye’miz, Sayın Cumhurbaşkanının koymuş olduğu 2023 hedeflerine bütün kurum ve kuruluşlarıyla yürümesi gerekiyor. Bütün halkıyla, basınıyla birlikte yürümesi gerekiyor. Bizler de inşallah bu süreçte bunu hedefledik ve bunu yapmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

"Bana da iftira attılar"

Kendisine yönelik sosyal medyada bir iftira kampanyası başlatıldığını da sözlerine ekleyen Rektör Battal, “Benim birinci rektörlük seçimim döneminde bu insanlar bana ‘Ergenekoncu’ dediler, bana ‘su gibi içki içer’ dediler, bana ‘5 hanımı var’ dediler. Böyle bir şey olabilir mi? Ama bunu dediler, o dönemde algı yönetmeye çalıştılar. Dolayısıyla biz insanlara insan olarak yaklaştığımız için yoksa bu açıdan alçakça davranışta olan bu örgüte müzahir olanlara ben açık konuşayım, bu yaratıklara benim hiçbir dönemimde işim olmadı, olmaz da, olmayacak da. Bizim ülkemiz inşallah bu badireleri de atlatacak” diye konuştu.

Çocuğunun isminin Fethullah olmasına yönelik bir soruya ise Battal, “Benim çocuğum 30 yaşında. 1-2 yaşında olsa insanların aklına bir şey gelebilir. O isim güzel isim, bence o ismi taşıyan yanlış insanlar o ismi değiştirsin. Gitsin ismini George koysun başka bir şey koysun” şeklinde cevapladı. İHA

Editör: Wan Haber