Başbakan Binali Yıldırım, Doğu ve Güneydoğu için planlanan yatırım programının bugünden itibaren (24 Ocak 2017) hayata geçeceğini belirterek, "23 il için müracat sayısı 1200. Toplam yatırım tutarı 19 milyar 600 milyon. Öngörülen istihdam 112 bin 400" dedi. "Yatırım yapanlara ücretsiz danışmanlık destek vereceğiz" diyen Yıldırım, "İyi bir fizibilite hazırlanması, ön projelerin yapılması için istenen danışmanlık hizmetini biz karşılayacağız. Devlet parasını verecek, yatırımcı, girişimci böyle bir hizmeti kendisi alacak. Ayrıca yatırım için yer vereceğiz. Ne lazım? Arsa lazım. Bu organize sanayi bölgesi içinde olabilir, dışında olabilir. Tercihimiz varsa organize sanayi bölgesi içinde olmasıdır" diye konuştu.

Cazibe Merkezleri Programı Başlangıç Lansmanı'nda konuşan Başbakan Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Ülkemizi kuzeyini güneyinden, doğusunu batısından ayrı tutmadık. 79 milyon vatandaşımızın 81 vilayetimizi hep bir olduk, bütün olarak gördük. Toplumun bütün kesimleri için gelir adaletini sağlama yolunda önemli adımlar attık. Hem demokratik istikrarı hem ekonomik istikrarı sürdürmek için çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Son derece gerçekçi uygulamalarla Türkiye'nin imkan ve kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak vatandaşı mutlu etmeye çalışıyoruz. Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu bölgelerini yatırımlara daha cazip hale getirmek için yeni bir teşvik ve destek programını başlatıyoruz. Türkiye'nin ekonomisi büyürken bir yandan da tüm bölgelerimizin potansiyelinden en üst düzeyde yararlanmayı hedefliyoruz.

"Doğu-Batı arasındaki refah farkı da tamamen giderilecek"

Ekonomimiz yeni bir ivme kazandıracak cazibe merkezleri programında gelinen son aşamayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Aslında bu program 65. hükümet iş başına geldikten sonra temmuz ayı sonlarında gerçekleştirdiğimiz EKK kararında belirlendi. Programın amacı şu; özellikle terörün yoğun bir şekilde milletimizin canını sıktığı bölgeleri bir yandan terörden temizlenmiş güvenli hale getirirken bir yandan da geciken yatırımlarını başlatmak ve böylece Doğu'dan Batı'ya göçü azaltmak birinci hedef. İkinci hedef, bölgedeki kalkınmışlık, kalkınmayla ilgili açığı ortadan kaldırmak. Aslında belirlediğimiz 23 ile yapılacak yatırım Türkiye'nin tamına yapılan yatırım anlamına geliyor. Buralara yatırım yaparsak o zaman Doğu'dan Batı'ya göç azalacak, bölgesel kalkınma sayesinde Doğu-Batı arasındaki refah farkı da tamamen giderilecek.

"Toplam yatırım tutarı 19 milyar 600 milyon; öngörülen istihdam 112 bin 400"

4 Eylül'de toplantılara başladık. Bu toplantılar bölgeyle ilgili bakanlarımızın, milletvekillerimizin, STK'ların paylaşımlarıyla değerlendirildi ve programda neler olmasının gerektiği konuşuldu. 22 Kasım tarihinde Resmi Gazete'de bu programı ilan ettik. Türkiye Kalkınma Bankası, bu program için görevlendirildi. 11 Ocak 2017 tarihli Resmi Gazete'de de bütün programın içeriği, yani hangi şekilde destekleneceğine dair Bakanlar Kurulu kararını aldık. Yatırımcıların programa ilişkin düzeylerini anlamak için ön talep toplama süreci de 28 Kasım-11 Ocak arasında gerçekleşti. 28 Kasım-11 Ocak arasında ön taleplere baktığımız zaman durum gayet güzel, memnuniyet verici. 23 il için müracat sayısı 1200. Efendim, toplam yatırım tutarı 19 milyar 600 milyon. Öngörülen istihdam 112 bin 400. Şu ana kadar ön talep toplamında gelen teklifler bu düzeyde. Bunların dökümüne gelirsek üretimle ilgili olanı 13 milyar, diğerleri de hizmet sektörüyle ilgili talepler. Dolayısıyla bugün 24 Ocak itibariyle resmen daha fazla toplantı moplantı yok program başlıyor. Bugünkü toplantının amacı artık uygulamanın başladığını ilan etmektir. 

"Yatırım yapana ücretsiz danışmanlık hizmeti verilecek"

Esas itibariyle 2 şekilde anlatabiliriz.

1) Üretime destek var

2) Hizmet sektöründe faaliyet gösteren özellikle çağrı merkezi, veri merkezi kurulması. Bu iki hizmet sektörüne ayrıcalıklı destek var. Şimdi bunları birer birer anlatmaya çalışalım. Yatırım yapanlara ücretsiz danışmanlık destek vereceğiz. İyi bir fizibilite hazırlanması, ön projelerin yapılması için istenen danışmanlık hizmetini biz karşılayacağız. Devlet parasını verecek, yatırımcı, girişimci böyle bir hizmeti kendisi alacak. Ayrıca yatırım için yer vereceğiz. Ne lazım? Arsa lazım. Bu organize sanayi bölgesi içinde olabilir, dışında olabilir. Tercihimiz varsa organize sanayi bölgesi içinde olmasıdır. 

Üretim tesislerini büyütmek, yenilemek, işini geliştirmek isteyenlere de ayrıca destek verilecek. Çağrı merkezi kurmak isteyenlere yatırım desteği verilecek, veri merkezi kurmak isteyenlere de yatırım desteği verilecek. Diyelim ki herhangi bir ilimizde üretim yapacaksınız, fabrika kuracaksınız. Bu fabrika kurarken sağlanan yatırımlardan yararlanmak için yatırım tutarı asgari 2 milyon lira olacak. Ve en az 30 kişiye iş sağlayacağınızı garanti edeceksiniz. 2 milyonluk bir yatırım yapacağım, 30 kişi çalıştıracağım dediğiniz zaman bu teşviklerden yararlanmaya hak kazanacaksınız. Bunlar asgari sınırlar, daha fazlasına engel yok. Eğer hizmet sektöründe çağrı merkezi açacaksanız en az 200 kişiye iş sağlayacağınızı taahhüt edeceksiniz. Hizmet sözleşmesini yaptığınızı ibraz edeceksiniz. Veri merkezindeyse, bilgilerin saklanması lazım biliyorsunuz. Eskiden arşivler vardı biliyorsunuz dosyalar falan, şimdi de kutular içinde bilgiler var. O arşivlerin bin katı kadar bilgiyi avuç içi kadar bir kutunun içine koyuyorsunuz. Bunlarda 5 bin metrekarelik bir beyaz alan taahhüt edecek ve bu şekilde bir veri merkezi kuranlara bu teşvikten yararlanacak.

30 lirayı cebinden sen koyacaksın, devlet de 70 lirasını verecek. Hepsini vermiyoruz, herkes elini taşının altına koyacak. Şimdi biraz daha detaylara girelim, organize sanayi bölgesi parselleri büyükşehirlerde yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıkları, diğer şehirlerde il özel idarelerine devredilecek ve bu fabrika binaları fizibiliteye uygun olarak tahsis edilecek ve yatırımı yatırımcı tarafından gerçekleştirilecek. Bina inşaatlarının 20 bin metrekare olması veya 10 milyon TL bedel olması öngörülüyor. Bu ne demek? 20 bin metrekareye kadar binalar desteklenecek. 

20 binden fazla olunca desteklemiyor muyuz Lütfü Bey? Daha fazla yatırım daha fazla destek olması lazım. Neyse siz 20 binden başlayın bakalım. İkinci 20 binde de ikinci desteği veririz. 20 bin metrekaresi bizden. Devlet yaptı diyoruz. Diğer kısmına kredi alabiliyorsunuz. Kafam karıştı durun.

İlk 20 bin metrekare kapalı alan bedelini tamamen devlet karşılıyor. Beş kuruş cebinizden para çıkmıyor anlaştık mı? Onun üzerindekilerde de faizsiz kredi var. Bedel ne? 10 milyona kadar olan kısmı devlet karşılıyor. 10 milyonluk sabit yatırım. Daha sonra 15 yıl boyunca burada yatırım-imalat yaptıktan sonra isterseniz size sembolik bir bedelle fabrika devredilecek. Devletin yatırımını 15 yıl kullanacaksınız, sembolik bir kira vereceksiniz, sonra tamamen mülkiyetini devralacaksınız. Ne güzel iş ya, biz de mi yapsak.

"100 milyon ve üzerindeki yatırımlara özel desteğimiz var"

OSB'lerde yatırıma uygun arsa yoksa o zaman hazinenin yerlerinden, arazilerinden uygun arsa üretilip verilecektir. Diyelim OSB dolu, arsa yok. Yeni OSB yapacak yer de yok. Bu sefer Hazine'nin elindeki fabrika yapmaya uygun araziler bulunup yatırımcılara tahsis edilecek. Ayrıca büyük yatırımlarla OSB dışında özel desteklenecek. 100 milyon ve üzerindeki yatırımlara özel desteğimiz var. Diyelim ki çok büyük entegre tesis kuracaksanız, diğer birinci anlattıklarım orta ve küçük ölçekli yatırımlardı, birkaç ile hitap eden ve birçok insana iş aş temin eden yatırımlar ayrıca destekleniyor ve burada da yatırım şartı 100 milyon lira ve üzeri. Bu birincisi, arsa tahsisi bina yapımı. Bitti mi, bitmedi.

Bina yaptınız içeri makine alacaksınız. Onların da sermayesini karşılıyoruz. Bu sermayeyi karşılarken, eğer bunu yerli kaynaklardan temin ederseniz kredi şartları başka, ithal temin ederseniz kredi şartları başka. Nedir? Kredi iki yıl ödemesiz altı yıl. Bu ithal ederseniz, dışarıdan makine, ekipman alırsanız. Eğer yerli makine, teçhizat alırsanız burada ödemesiz dönemi üç yıla, toplam süreyi de 10 yıla çıkarıyoruz. Yerli üretimi teşvik ediyoruz.

Bu tür destekler mevcut işini büyütmek isteyenlere de verilecek. Diyelim ki yenileme yapıyorsunuz, idame yatırımı yapıyorsunuz bunlar için de benzer destekler verilecek. Burada önemli bir husus yatırımın yüzde 30'unun öz kaynaktan karşılanma şartı devam ediyor. Faiz sıfır.

Üçüncü program işletme kredisi. Fabrikayı kurduk, içini donattık e bir de bu tezgahların dönmesi için para lazım. Hammadde gelecek, efendim işletmenin harekete geçmesi için can suyu lazım.

Onu da unutmadık. Burada da düşük faizli işletme kredisi vereceğiz. Kredi 4 yıl vadeli olacak, ilk yılı ödemesiz. Bir yıl para yok, ikinci yıl, üçüncü yıl, dördüncü yıl geri ödemeli olacak ve düşük faizli olacak. Cari faizin yarısı yani. Bu da tam bir destek, sesin çıkmıyor. Palandöken, sana çalışıyoruz bugün. Burada da  üretim faaliyetlerinin yerli makine teçhizatla yapılması durumunda bu işletme kredisinin de vadesini uzun tutuyoruz. Fabrika kurarken yerli fabrika kurarken, 5 yıl iki yıl ödemesiz 5 yıl işletme kredisi veriyoruz. 

"23 ili kapsayan teşvik programı"

Aslında bu 23 ili kapsayan teşvik programı bütün Türkiye'nin imalat sektörünü destekleme anlamına geliyor. Oradaki imalatları destekleyerek Doğu'da yatırımın yapılmasını önünü açıyoruz. Bir de yatırımını Doğu'da büyütmek isteyenler var. Benzer yatırımları Batı'da var bunların bir kısmını Doğu'ya kaydırmak istiyor. Bunlara da taşıma ve lojistik destek vereceğiz. İkinci grup çağrı ve veri merkezlerine destek verilmesi. Öncelikle kamu binalarını tahsis edeceğiz. Ayrıca iletişim alt yapısı devlet tarafından yapılacak, kuruluş aşamasında personelin eğitilmesi için kişi başı 2 bin 500 destek vereceğiz. Veri merkezi için en büyük gider biliyorsunuz enerji maliyeti. Buraların içinin soğu tutulması lazım biliyorsunuz. Soğuk tutulması lazım, onların elektrik ihtiyacı var. Aslında bu desteğin biraz daha artırılması gerektiğini düşünüyorum. 50 50 yapalım. Lütfü Bey duyuyor musunuz bir dahaki sefere 50 50 olsun. Tabii zaten Bakanlar Kurulu bu desteklerin miktarını değiştirmekte de yetkili. Buralardaki desteklerin oranlarını da değiştirme şansımız var. Bütün bunları anlattık da iş nasıl olacak, vatandaş ne yapacak?

Yapacakları şey belli. İllerde Yatırım Destek Ofisleri var Kalkınma Ajansları'nın bünyesinde. Kalkınma Ajansları var biliyorsunuz. Değişik değişik isimleri var iki üç ili birleştiriyorlar. Bu kalkınma ajanlarının içinde de yatırım destek birimleri var. Bunlara müracaat edecek veya doğrudan Kalkınma Bakanlığı veya Kalkınma Bankası'na müracaat edecek. Desteğin verileceği yer Kalkınma Bankası'dır. Kalkınma Bankası'na bu işe gerekli olan finans ayrılmıştır. Dolayısıyla projeler buraya verilecek, dolayısıyla hemen incelenip hangi oranlarda yararlanılacağını karar verilecek hiç zaman kaybı olmadan vatandaş işine gücüne bakacak. Bu işin koordinasyonunu da Kalkınma Bakanlığımıza verdik. 

İyi bir program olduğunu düşünüyorum, hayırlı uğurlu olsun. Benim görevim de bu işlerin doğru dürüst yapılmadığını kontrol etmek. Milletimin huzurunda söz veriyoruz, verdiğimiz sözün eksiksiz yerine getirilmesi de bizim boynumuzun borcudur. Burada kimler var? Bölge milletvekillerimiz var, rektörlerimiz var. TOBB var, valilerimiz var.  Belediye başkanlarımız var... Yani bu programla ilgili doğrudan dolaylı herkes var. Sonra biz duymadık, bilmiyoruz falan mazeret istemiyorum. Yani programı sağır sultan duydu siz duymadınız derseniz üzülürüm. Herkes takip edecek. Nerede sorun varsa bu sorunları bize ileteceksiniz. Valilerimize, olmadı bakanlıklarımıza, olmadı bize. Zaman kaybetmeye tahammülümüz yok. Bu işin bir an önce başlaması lazım. Terörle mücadelede önemli aşama kaydettik. Vatandaşlarımız için hayatın normalleşmesi, yatırımların hızlanmasına bağlı. Para hazır, imkanlar hazır. İş sizlere düşüyor." (t24)

Editör: Wan Haber