Yoksulun aşı olarak bilinen, yüksek protein değeriyle her gelir grubundan insanın severek tükettiği, sofraların vazgeçilmezi kuru fasulyenin son günlerde kalitesine göre 15 liraya kadar tüketiciye sunulduğu iddiaları Konya’nın Akşehir ilçesinde bakliyat toptancılarını isyan ettirdi. Toptancılar, Akşehir Ticaret Borsası’nda basın toplantısı düzenleyerek bu fiyatların gerçeği yansıtmadığını iddia etti. 

Konu ile ilgili bir açıklama yapan Akşehir Ticaret Borsası Başkanı Yusuf İzzetin Yayla, “Son günlerde ulusal medyada çıkan kuru fasulye fiyatları üzerinde çiftçimizi, üreticimizi, esnaf üyelerimizin menfaatlerinin korunması açısından bir açıklama yapma gereği duyduk. Ulusal medyada 14-15 lira gibi lanse edilen rakamların gerçek olmadığını beyan etmek istiyoruz. Bizim üyelerimizin elinde bulunan mevcut fasulyenin 6 lira gibi fiyatla müşteri beklediğini biliyoruz. Şu anda borsamızda yapılan tescillerde 5,85 kuruştan satılan fasulyeler tescil yapılmıştır. Bunun üzerine fiyat yoktur. Bu 14-15 liraya satılan fasulyeler toptancılardan kaç paraya alındığını kontrol edilmesini istiyoruz ve isteyen de varsa 6 lira gibi fiyattan esnaf kardeşlerimiz elinde bulunan ürünleri satmaya hazırlar” dedi.

Kuru bakliyat toptancısı Rafet Akçetin de, fonun kaldırılmak istenmesine karşı çıkarak, “Kamuoyunda yer alan yüksek fiyatlı kuru fasulye fiyatlarının gerçeği yansıtmadığı bir gerçektir. Özellikle yurt dışından getirilen fasulye fonunun kaldırılarak fiyatlarının düşürülmesi istenmektedir. Burada yurtiçindeki esnafın ve üreticinin kollanması lazım. Bunun için yurt dışından gelecek malların kalitesiz özellikle Çin’den gelen malların kalitesiz olmasından dolayı vatandaşın bu tür kalitesiz ürünleri tüketerek fasulye tüketiminden soğumasını engellemek amacıyla bu ürünlerin gelmesini istemiyoruz. Üreticiyi ve esnafı kollamak açısından bu fonun kaldırılmasını istemiyoruz” diye konuştu.

Kuru bakliyat toptancısı Arif Aslan da, Türkiye’nin bir tarım ülkesi olduğunu söyleyerek yurt dışından gelen malların kalitesiz ve damak tadına uygun olmadığını belirterek, “Türkiye’miz bir tarım ülkesidir. Bu tarım ülkesi bakliyat ekiyor ama dışarıdan Japonya’dan, Kanada’dan, Mısır’dan ve Çin’den fasulye geliyor. Bu fasulyelerde damak tadı diye bir şey yok. Damak tadını öldürüyorlar. Getiriyorlar yurt dışından ülkeye sokuyorlar vatandaşın Çin malı mı, Japon malı mı bildiği yok. Vatandaş bunu yiyor damak tadı diye bir şey yok, bir daha 6 ay kuru fasulye yemiyor. Yemeyince ne oluyor köylü zarar ede ede bunu 10 senedir ekmez hale geldi. Çünkü köylü zarar ediyor zarar ettiği için de fasulye ekmez oldu. Ekmeyince ne oldu mal prim yaptı. Ama dedikleri gibi çok büyük de bir prim değil öyle sanıldığı gibi 12 liraya 13 liraya değil 6 liraya nereye varırsan toptan fiyattan mal bulunabilir. Şimdi sıfır gümrüksüz mal sokacaklar. O zaman da köylü mal ekmeyecek. Bu memlekette kuru fasulye diye bir şey ekilmeyecek. Dışarıdan gelen ürün kokuyor, kabuk atıyor elin beğenmediği malı getiriyorlar Türkiye’ye sokuyorlar. Getirdikleri malın menşeini yazmıyorlar markette. Ayrıca Hindistan’dan nohut geliyor Türkiye’ye. Türkiye’de nohut 1,5 lira 1,7 lira. Bu şekilde köylü olduğu gibi zarar ediyor. 2,2 liraya şimdi vergi ödeyerek Hindistan’dan nohut geliyor” dedi. Arif Aslan, bu gidişle nohutta da üretimin olmayacağını ve vatandaşın nerden geldiği belli olmayan kalitesiz ürünler yüzünden bakliyattan soğuyacağını iddia ederek, “Dışarıdan gelen malların lütfen menşei yazılsın ve herkes yediği malın ne mal olduğunu bilsin. Şimdi vatandaş ne yediğini de bilmiyor. Vatandaş yiyor ama Çin malımı, Japon malı mı bilmiyor. Marketler satarken menşeini yazacak ayrıca nohutta da lütfen dikkate alsınlar bu millet nohut da ekmeyecek. Çünkü köylü 5 senedir nohuttan da zarar ediyor“ diye konuştu.

Editör: Wan Haber