Çeşitli toplantılara katılmak üzere Van’a gelen Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Van Ferit Melen Havalimanı’nda Van Valisi Münir Karaloğlu, AK Parti Van Milletvekilleri Burhan Kayatürk, Fatih Çiftçi ve Mustafa Bilici ile protokol üyeleri tarafından karşılandı. Avrupa Birliğine (AB) üye 18 ülkenin Ankara büyükelçileriyle kentteki bir otelde bir araya gelen Yılmaz, Türkiye'nin sadece Ankara, İstanbul ve İzmir'den ibaret olmadığını, her ilinde, her yöresinde ayrı bir güzelliğin olduğunu aktardı. Bu nedenle büyükelçilerin güzellikleri görmeleri açısından her yıl ayrı bir bölgede toplantı yapmanın çok önemli olduğunu söyleyen Yılmaz, Van'ın görülmeye değer ve tanınması gereken bir il olduğunu bildirdi. Tarihi, kültürel ve jeolojik güzellikleriyle Van'ın çok müstesna bir il olduğuna dikkati çeken Yılmaz, büyükelçilere gelmişken bu güzellikleri görmeleri tavsiyesinde bulundu.


AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Jean Maurice Ripert ise, 18 ülkenin Ankara’da görev yapan büyükelçileriyle birlikte Van’ı ziyaret ettiklerini ifade ederek, amacın sadece Türkiye’nin İstanbul, Ankara ve İzmir’den ibaret olmadığını göstermek olduğunu belirtti. Ziyaret kapsamında Van’da resmi yetkililerle bir araya geleceklerini anlatan Ripert, “Ayrıca başka ziyaretlerimiz de olacak. Ticaret ve Sanayi Odası, üniversiteyi ziyaret de edeceğiz. Bu görüşmeler çerçevesinde yerel düzeydeki partnerlerimizin görüşlerini alacağız mevcut duruma iliştin. Bu çerçevede de sizlerle bir araya gelmekten memnuniyet duyuyoruz. Delegasyon olarak Kalkınma Bakanlığıyla birlikte çalışmalar yapıyoruz. Birtakım projeler yürütüyoruz. Bu projeler IPA çerçevesinde yürütülüyor. Sizlerinde özellikle hangi konulara öncelik verilmesi konusunda, ne tür alanlara yönelmesi konusunda fikirleriniz bizim için çok önemli. Çözüm süreci var, bu çerçevede ne tür faaliyetler olabilir, bunlar da son derece önemli. Süreç neleri değiştirebilir ve AB delegasyonu olarak bizler nasıl yardımcı olabiliriz, bunları öğrenmek, bizler için son derece önemli” ifadelerini kullandı.


Van ile ilgili izlenen slaytın ardından vize konusuna değinen Yılmaz, AB’nin kamuoyundaki desteğinin azaldığını ifade ederek, “Türk kamuoyunda önemli bir farklılık oluşturacak unsur vize konusu. Burada oturma hakkından, çalışma hakkından bahsetmiyoruz. Sadece seyahat özgürlüğünden bahsediyoruz. Tam üyelik müzakereleri yapan bir ülke olarak seyahat hakkının olmaması, Türk toplumunda bir tepki oluşturuyor. Bu tür bazı noktalarda atılacak ileri adımlar ve sağlanacak ilerlemeler AB ile ilgili bakış açılarıyla farklı bir noktaya getirecektir” dedi.


""

Bunun üzerine söz alan Büyükelçi Jean Maurice Ripert, Türkiye ile yapılan vizelerin 2 günde az bir sürede hazırlandığını gördüklerini söyleyerek, “Bu çerçevede yürüttüğümüz diyalog çalışmalarımız var. Gümrük Birliği ortak menfaatlerimize önemli bir katkısı var. Türkiye’ye yapılan yabancı yatırımlar yüzde 75 oranında ve bunlar AB ülkelerinden gelmektedir. Ekonomik ilişkilerimiz gelişiyor. IPA fonları kapsamında 2013 yılı içinde AB, 950 milyon euro hibe verecek. Bu çok önemli. Kız çocuklarının okullaşmasının artırılmasına ilişkin bir toplantı da Van'da yapılıyor. Bu da çok önemli” ifadelerini kullandı.


Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Vizeler konusunda kendisine katılmadığımızı belirtmek zorundayım. Vizeler çok geç kaldığımız bir alan. Bir an önce bunu en kısa zamanda kaldırmalıyız. Bu konuda destek beklediğimizi bir kez daha vurgulamak isterim, ortak hareketlilik konusunda" ifadelerini kullandı.


Bir başka büyükelçinin, "17 yıl aradan sonra ilk kez geliyorum. Kalkınma politikaları sayesinde Van modern şehre dönüşmüş. Doğuda özellikle Van'da öncelikleriniz nelerdir? Uzlaşı sürecine ilişkin olarak kalkınma politikalarının sürece uygunlaştırılmasını düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine Bakan Yılmaz, Van'ın çok ciddi bir deprem yaşadığını hatırlattı. Van'ın adeta yeniden kurulduğunu anlatan Yılmaz, "Kalkınmanın kestirme yolu nedir derseniz, iki şey söyleyebilirim: Nitelikli insanı koruma, nitelikli sermayeyi cezp etme. Bunları sağlayabilirseniz o bölge kalkınıyor, gelişiyor. Kamu olarak yatırımları yaptık, ama kamu yatırımlarıyla bölgenin istenen şekilde gelişmesi mümkün değil. Bunun mutlaka özel yatırımlarla desteklenmesi lazım. Burada da çok güçlü teşvik politikasını açıkladık. Turizmden endüstriye kadar birçok alanda. Terörün olduğu ortamda, huzurun olmadığı ortamlarda, yeteri gelişmeyi sağlayamadık. Kamu yatırımları devam etti, ama özel yatırımları yeteri kadar gerçekleştiremedik. Bu çözüm sürecinde bu boyut çok güçlü şekilde karşımıza çıkıyor. Huzur ortamıyla birlikte bölgede kullanılmayan potansiyel harekete geçecek ve özel sektör yatırımlarında büyük bir artış sağlanacak. Komşu ülkelerle ticaret önemli. Sadece bölgeye kamu veya özel yatırımlarla gelişmesi mümkün değil. Özellikle Kafkaslarla Orta Doğu’yla bölgenin ticaretini geliştirmemiz gerekiyor. Aslında AB'nin de Asya’ya bağlantı güzergahlarından biri de bu bölgeyle mümkün. İpek Yolu üzerinde olan bir bölgeden söz ediyoruz. Burada yeni bir İpek Yolu’nu hep birlikte AB ile inşa etmemiz lazım. Burada da bölgelerimizin önümüzdeki on yıllarda çok önemli bir yere geleceğine inanıyorum. Bütün bunlar demokraside atacağımız ileri adımlarla demokratikleşmede, hukuk devletinde atılacak adımlarla pekişecektir. Kalkınma Bakanı olarak kalkınmayı geniş bir çerçevede algıladığımızı belirtmek isterim. Ekonomi değil sosyal boyutu da çevreyi de temel hakları da düşünmek zorundayız. Bütün bunları dikkate aldığınızda gerçekten kalkınmış bir ülke olursunuz. Türkiye 10 yılda bunu gösterdi ve bundan sonra da gösterecektir. AB dostlarımızla hep birlikte bunu başarmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.


Yapılan konuşmaların ardından karşılıklı hediyelerin verilmesi ile birlikte toplantı sona erdi.

Editör: Wan Haber