Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şubesi Genel Kurulu'na katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ülkede ihtilallere manşet atanlar olduğunu belirterek, "Rahat bir şekilde diyoruz ki 49 gazeteci tutuklandı. Tutuklandı da bunların dosyalarını kaçımız okudu?" diye konuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Bursa Şubesi'nin Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapılan 13. olağan genel kuruluna katıldı. Medyada bir değişim yaşandığını belirten Çelik, gazeteciliğin zanaat dönemini kapatarak sanayileşmeye dönüştüğünü söyledi. Çelik, tutuklu gazetecilerin durumu ile ilgili, "Birçok karanlık noktanın aydınlatılmasıyla ilgili çok önemli hukuki süreç yaşanıyor. Hiç kimsenin makamından dolayı imtiyazlı olmaması gerekiyor. İfade özgürlüğünden dolayı kimse de tutuklanıp hapse girmemeli. Şimdi eğer bir şeyler yaşanıyorsa burada demokrasi ile hukukun birbirini rakip olarak görmesini doğru bulmuyorum. Yargılamada delilleri karartma ihtimali yoksa, kaçma ihtimali yoksa tutuksuz yargılanmalı. Bunu söylüyoruz. Şimdi eksiklik nerede? Hiçbirimiz dosyaya vakıf değiliz. Rahat bir şekilde diyoruz ki 49 gazeteci tutuklandı. Tutuklandı da bunların dosyalarını kaçımız okudu, kaçımız konuya vakıfız? Geçmişte askeri ile siyasetçisi ile gazeteci ve sivil toplum kuruluşları ile yaşanan sıkıntıları dile getiriyoruz. Türkiye'nin 40 yıllarını heba etmesini sağlayan kesimler kimlerdi? Bunlarla ilgili dosya varsa, 49 kişinin tutuklanmasını gerektirecek bir şey yoksa hep birlikte konuşalım ama dosya ile ilgili bilgi elimizde olmadığı için dikkatli konuşmak gerektiğini düşünüyorum. Hem yargının bağımsızlığını savunacağız hem de iktidarla ilinti kuracaksınız, bir ileri cümle kurunca yargıya müdahale olarak algılayacaksınız. Hasılı ülkeyi idare etmek zor zanaat" dedi.
Ülkede ihtilale manşet atanlar olduğunu hatırlatan Çelik, "Mesele, hastalığı doğru teşhis edip doğru tedavi etmektir. Ben yıllardır siyasetçiyim, bir patron diyemez ki bir gazeteciye şunu söyledin. İktidar isek bir gazetecinin ya da bir patronun bunu demesi gerekiyor ki, şöyle müdahaleniz oldu diye. Kesinlikle böyle bir şey yok. O halde sistemdeki yönelişleri doğru sorgulamak gerekir" diye konuştu.
Bakan Çelik sözlerini şöyle sürdürdü:
"Basın genel itibarıyla muhalif bir meslek aslında. Buna hepimizin tahammülü olması gerekiyor. Çünkü esas görevi bu sorgulamayı yapmaktır. Bundan kaçınmamak gerekiyor ama eleştirinin çizgisi ile hakaretin çizgisi dengesini nasıl kuracaksınız. O dengeyi kuracak bir muhalif anlayışı ortaya koyması gerekiyor ama iyi bir sınav verdiği kanaatinde değilim. Ya hakaret ediyor ya aşırı övgü içerisinde oluyor."
Evrensel basın ilkeleri çerçevesinde hareket edilmesi halinde yandaş veya candaş medya içerisinde olunmayacağını anlatan Çelik, iş sağlığı ve güvenliği ile basın emekçilerinin yıpranmasıyla ilgili kanunları çıkardıklarını anlattı. Çelik, sendikal mevzuatı değiştirdiklerini, örgütlenmeyi desteklediklerini, sendikalılaşma sayısında artış yaşandığını sözlerine ekledi.
(OSM-MŞ-GS-Y)

02.02.2013 13:43:00 TSI

Editör: Wan Haber