Kredi Kayıt Bürosu'nun Ataşehir'de bulunan yeni binasının açılışına katılan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, çek ve risk raporlarının elektronik ortama taşındığı "E-Rapor Sistemi" ile Türk ticaret hayatında yeni bir dönemin başladığını söyledi.
Kredi Kayıt Bürosu'nun yeni binasının açılış törenine Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın yanı sıra Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Hüseyin Aydın, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı İbrahim Turhan, Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakcı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mukim Öztekin, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş, Kredi Kayıt Bürosu A.Ş. Genel Müdürü Kasım Akdeniz ve üst düzey bürokratlar katıldı. Açılışın ardından çek ve risk raporlarının elektronik ortama taşındığı "E-Rapor Sistemi" tanıtımında konuşan Başbakan Yardımcısı Babacan, bu sistem ile Türk ticaret hayatında yeni bir dönem başladığını dile getirerek, ''Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz hizmet gerçekten ileride ticaret tarihimiz yazılacak olursa 17 Ocak 2013 öncesi ve 17 Ocak 2013 sonrası diye iki ayrı dönem halinde irdelenebilir. Ben bu adımı bu kadar önemli görüyorum'' dedi.
Türkiye ekonomisinin küresel krize rağmen iyi bir performans göstermeye devam ettiğini dile getiren Babacan, 2012'nin şu ana kadar görülen en yüksek GSYH rakamıyla tamamlandığını, istihdamın artmaya işsizliğin düşmeye devam ettiğini söyledi. Hazine'nin borçlanma faizlerinin tarihi düşük seviyelerde seyrettiğini, İMKB'nin her gün yeni bir rekorla günü tamamladığını belirten Babacan, "Böylesine işlerin çok şükür iyi gittiği bir dönemdeyiz. Öte yandan hızla büyüyen ekonominin, hızla gelişen ticaret hayatının karşılaştığı sorunlar var. Bu sorunlardan belki de en önemlilerinden bir tanesi piyasadaki tacirlerin, sanayicilerin birbirleriyle olan borç alacak meselesi. Hızla büyüyen Türkiye'de her yıl on binlerce yeni şirket kuruluyor. Yeni müteşebbisimiz iş hayatına atılıyor. Bütün bu şirketler arasında, aynı zamanda bankacılık sistemimizle bu şirketler, müteşebbisler arasında yoğun bir kredi alışverişi söz konusu. Bankacılık sistemimizin toplam büyüklüğü artık GSYH'ye yetişti. Neredeyse toplam ekonomik büyüklük kadar bir bankacılık sistemi oluştu. Bunun yanında Türkiye'de bankacılık sistemi dışında da yoğun bir kredilendirme ilişkisi var. Geçen yıl Merkez Bankası'ndan takasta işlem gören çek miktarı 350 milyar liraya ulaştı. Aşağı yukarı yılın her günü 1 milyar liralık çek, Türkiye'de işlem görüyor. Ve çeklerle ilgili yapılan bütün yorumlara rağmen, tüm analizlere rağmen bakıyoruz, 2012'de hapis cezası kalkmasına rağmen 2011 yılına göre toplam kullanılan Merkez Bankası'ndan işlemden geçen çek yüzde 18,9 oranında artmış. Dolayısıyla çek kullanımı da yaygınlaşmaya devam ediyor" dedi.
Bankaların kendi kredi risklerini yönetebilmek için ellerinde önemli bir veri setine sahip olduğunu ve birbirlerine karşı veri paylaşımında daha açık çalıştıklarını dile getiren Babacan, "Ne de olsa ticari sırrın, bankacılık sırrının ne demek olduğunu bilen bilinçli bir kesim arasında bu bilgilerin paylaşılması gayet doğal. Ama ticari sır, bankacılık sırrı, hele hele kişisel bilgi niteliğindeki bu kredi sicilinin halka nasıl açılacağı, tüccarın, sanayicinin, geniş kitlelerin bunu nasıl daha rahat bir şekilde kullanabileceği çok önemli bir konu. Bir yandan bir ihtiyaç ama dikkatli dizayn edilmediği zaman da gerçekten ciddi olumsuz sonuçları da olabilecek bir konu aynı zamanda. İşte bunun içindir ki yaklaşık son 1 yıldır yoğunlaşan bir şekilde bu konu üzerinde ilgili birimlerimiz çalışıyor. Şu ana kadar çeklerle, senetlerle ilgili veriler Merkez Bankamız tarafından tutuluyor ve paylaşılıyordu. Bunun yanında Kredi Kayıt Bürosu da bir sivil inisiyatif olarak, bankaların bir araya gelerek oluşturdukları yapı olarak bu verileri de yine sadece bankalarla paylaşmak üzere tutuyordu. Bugünden itibaren bu veriler artık açılıyor. Açılıyor derken, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkese tüm şirketlerimizin kredi sicili artık internetten ilan edilecek bir yapıya da kavuşmuyor. Çünkü ticaret sırrının korunması ilkesine de dikkat etmemiz gerekiyor'' şeklinde konuştu.
Bu işin özünde herkesin kendi şahsi kredi siciliyle ilgili bilginin kendi izni dahilinde 3. kişilerle paylaşılmasının söz konusu olacağına dikkati çeken Babacan, herkesin kendi kredi geçmişini istemesi halinde 3. bir kişiyle paylaşabileceğini belirtti. Babacan, "Bir yandan bilgisayarlar üzerinden, öte yandan da cep telefonuna bir kısa mesaj düşecek şekilde işi kolaylaştıracak, basitleştirecek, erişimi rahatlatabilecek bir formatı bulmak gerekiyordu" dedi.
Konuşmasının sonunda Babacan'a Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın ve Kredi Kayıt Bürosu Genel Müdürü Kasım Akdeniz tarafından plaket takdim edildi.
(HÖ-ÇK-CC-E)

17.01.2013 15:49:39 TSI

Editör: Wan Haber