Ankara Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu'na bağlı odaların başkanları ile Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) yöneticileri tarafından 'sulama kotaları' konusunun ele alındığı bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıda, sulama yapılan alanlarda kota uygulamasının Türkiye tarımına etkileri ele alındı.
'Sulama kotaları' konusunun ele alındığı toplantıya TZOB Genel Başkan Vekili Nuri Sorman ve Yönetim Kurulu üyeleri Mustafa Hepokur ve Nejat Gamzeli'nin yanı sıra Ankara Koordinasyon Kurulu Başkanı ve Haymana Ziraat Odası Başkanı Halil İbrahim Balıkçı ile Ankara oda başkanları katıldı. Türkiye'nin iklim yapısı ve bitkisel üretimi dikkate alındığında verimi etkileyen en önemli faktörlerden birinin su kullanımı ve sulama olduğu vurgulanan toplantıda, İç Anadolu'nun hububat, şeker pancarı, ayçiçeği, yemeklik dane baklagiller, mısır, sebze ve meyvecilikte önemli bir potansiyele sahip olduğuna işaret edildi.
Toplantı sonrası yapılan açıklamada, bu ürünlerin üretiminde suya ihtiyaç oranının dönemsel farklılığına dikkat çekilerek, "Hayata geçirilmesi planlanan yeni uygulamayla yer altı suyuyla ilgili su miktarının arazi miktarına bölünmesiyle dekar başına 200 ton civarında su kullandırılması düşünülmektedir. Bu uygulamayla bitkilerin ekiliş oranlarında düşüşler yaşanabilecek, dolayısıyla nadasa bırakılan arazi miktarlarında artışlar meydana gelebilecektir. Bu durum, arzu edilen bir olay olmadığı gibi, aynı zamanda ülke ekonomisinin ürünler bazında arz ve talep dengesizliğine de neden olacaktır" denildi.
Türkiye'de tarımsal su kullanımının kontrolünün sağlanmasının önemli bir aşama olacağının, ancak ürün bazında üretimi olumsuz yönde etkileyecek kararlar alınmasında dikkatli davranılması gerektiği vurgulanan açıklamada, daha farklı çözümlerin üzerinde durulmasının faydalı olacağı kaydedilerek, şu önerilerde bulunuldu:
"İç Anadolu Bölgemiz sulama göletlerine uygun yapıdadır. Gölet yapımının teşvik edilmesi, suyun boşa akıp gitmesini dolayısıyla israfını önleyecek, bu suyun tarımda kullanılması üretimimize farklı bir desen getirecektir. Sulama göletlerinin sayısının artırılması, kar, yağmur ve yer altı sularının kontrolünün sağlanması, içme suyu ve sulamada ülkemize önemli katkılar sunacaktır. Arazi toplulaştırılması işleminin acilen hızlandırılması, arazilerimizin bölünmüşlüğünün önüne geçerek arazilerimizden daha etkin biçimde fayda sağlamamız açısından fayda sağlayacaktır."
Sulama sistemi olmayan, salma sulama sistemi yapan çiftçilere sulama sistemleri konusunda verilebilecek desteklerle suyun arazinin üretim yapılmayan boş kısımlarına gönderilmesi yerine üretim yapılan alanlarında kontrollü olarak kullanılması, israfı önleyici bir tedbir olacağı belirtildi. Türkiye geneli düşünüldüğünde, organik maddece fakir arazilerin olduğu bildirilen açıklamada, bunun için anız yakmanın tamamen desteklemeye bağlanarak yakmayanların ödüllendirilmesi ve yeşil gübrelemeden fayda sağlanılması, dolayısıyla az suyla fazla alanın sulanmasının amaçlandırıldığı ifade edildi.
Bu önerilerin uygulamaya geçirilmesiyle, herhangi bir sulanan alan kısıtlamasına gidilmeden, var olan suların kontrollü şekilde kullanılmasıyla yeni tarım alanlarının sulanmasının da mümkün olacağına yer verilen açıklamada, kuru tarım yapılan alanlarda azalmalar yaşanacağı, böylelikle, üretimde verim ve kaliteye dolayısıyla ekonomiye önemli katkılar sağlanacağı kaydedildi.
(EY-ÖZ-E)

03.01.2013 11:50:20 TSI

Editör: Wan Haber