AK Parti Kütahya Milletvekili Soner Aksoy, Kütahya Şeker Fabrikası, Azot Sanayi, Kümaş Tesisleri ve Seyitömer Termik Santralı özelleştirmelerine yapılan eleştirilere karşılık yazılı bir açıklama yaparak cevap verdi.
Milletvekili Aksoy'un açıklamasında şunlara yer verdi: "Kütahya'da kendini ve sözlerini bilmez ve ölçmez birileri siyaseti illa germek adına ileri, geri konuşarak toplumu yanıltmaya çalışmaktadır.
Yapılan her özelleştirme hamlesinde ortaya çıkıp yasalara aykırı hatta Anayasaya aykırı diyecek kadar ileri gidip huzur bozanlar var. Şeker Fabrikası, Azot, Kümaş tesisleri ve son olarak Seyitömer Termik Santralı özelleştirmelerinde görülen bu tür sara nöbeti gibi konuşmalar, bu güne kadar Kütahya'mıza hiçbir fayda sağlamamıştır. Söylenenler hep iftira ve yanlış bilginin ötesine geçememiştir. Açık yapılan ihalelere peşkeş çekme denilmiş, sonuç alınamamıştır. Anayasaya aykırı olduğunu söyleyenler Anayasa Mahkemesine bile gidememişlerdir. Bunun ülke ekonomisine olan katkısını ve önceki özelleştirmelerden kimsenin mağdur olmadığını halkımız bilmektedir. Biz devletçi, rejimin bekçisi değiliz, kamu kurumlarını çiftlik haline getirenleri koruyamayız. Komünist Rusya bile bunu terk etti. Hala devlet kurumlarını ekonomide kalsın diyenler toplumu geri götürmek isteyenlerdir. Milletimizin ayakları üstünde durmasını istemeyenlerdir. Bunlar modası geçmiş bir anlayışın şifa bulmaz çırpınışlarıdır.
Bu söylemi yapanlar, 2011 genel seçimlerinde, Altıntaş'ta, Aslanapa meydanlarında halka, utanmadan, Zafer Hava Limanı içinde, asla yapılmayacaktır demişlerdi. Şimdi bir parça utanıyorlar mı acaba?.
Bir diğer husus da terör örgütü için yapılan çirkin benzetmeler ve politikalardır. Hiç kimse Seyitömer'de ekmek mücadelesi veren işçileri Kandil'deki teröristlerle karşılaştıramaz. Bu düpedüz aymazlıktır. İstismarın en çirkinidir. Seyitömer'de de, başka fabrikalar da çalışanlar ekmek için çalışmaktadırlar. Namuslu her Türk vatandaşı çalışarak elbette hayat mücadelesi verecektir. Herkes bunu yapmaktadır. Ancak bunu yaparken ülkesine hizmet etmektedir. Ülkesi için üretim yapmakta, katma değer sağlamaktadır. İşçilerimiz anlının terini yemektedirler. Kandil dağındaki teröristlerle bunları nasıl karşılaştırırsınız. Onlar bu milletin kanını içerek hayat bulmaya çalışan şerefsizlerdir. Onlara kim destek olabilir? Bu nasıl bir istismardır ki benim saf ve temiz emekçimle yan yana getirilebiliyor ve mukayese ediliyor. Bunu hayretle karşılıyoruz.
Kimse kandile destek veremez. Milletimiz buna razı olmaz. Bizde milletimizin razı olamayacağı hiçbir eylemi yapmayız. MİT teşkilatının konuşması doğaldır. O zaten bu durumların kurumudur. Terörle konuşma konumuna geldiğin zaman terörün beli kırık olduğu zamandır. İşi bitiktir. Hiç bu kadar zor bir konumda kalmadılar. 15 sene evvel de terör örgütü vardı, o zaman, şimdi savunduğunuz Ergenekon içinden bazılarının açıkça teröre desteklediği görülürken acaba MHP nerede idi? Hem de iktidarda iken. Bu gün terör bu desteğini kaybetmiştir ve bunun için de beli kırılmıştır. Terörü bitirmenin yolu onları tek tek yakalayıp öldürmek değildir. Onlarla konuşmak terörü bitiren son hamledir. Güçlü devlet olarak Analarımız için gizli örgütlerin konuşup işi sağlama bağlamaları ve bitirmeleri gerekir. Sonuç böyle alınır. Bu emin yoldur. Kan dökmeden sonuç alınabilir. Hükümetimiz Analarımız ağlamasın, kan dökülmesin diye her yolu deneyecektir. Burada muhalefete, dedikodu değil, denetim ve destek görevi düşer."
(MA-EFE)

18.01.2013 12:06:48 TSI

Editör: Wan Haber