AK Parti İstanbul Milletvekili Oktay Saral, Maneviyet Bakanlığı kurulması gibi bir önerisi olmadığını, ancak tüm bakanlıkların manevi ve ahlaki değerlerin gelişmesi için çalışma yapmaları konusunda bir teklif hazırlayacaklarını söyledi. Saral ayrıca, Muhteşem Yüzyıl gibi dizilerin yasaklanması için de bir kanun teklifi hazırlığı içinde olduğunu söyledi.
Maneviyat Bakanlığı kurulması önerisi ile gündeme gelen AK Parti İstanbul Milletvekili Oktay Saral, İHA'ya açıklamalarda bulundu. Saral, 'Maneviyat Bakanlığı kurulsun' diye bir söz sarf etmediğini belirterek, Kızılcahamam Kampında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte manevi ve ahlaki değerlerdeki yozlaşmaya ilişkin bir değerlendirme yaptıklarını anlattı.
Başbakan Erdoğan'a 'Dünya ölçeğinde ekonomik olarak çok iyi durumdayız ama ülke olarak toplumsal olarak, her sahada ciddi bir ahlaki dejenerasyon, çöküntü yaşıyoruz. Tarihinden, inancından gelenek ve göreneklerinden kopuk bir nesil yetişiyor" dediğini aktaran Saral, "Türk toplumuna ciddi bir gidişat vermek durumundayız. Geçmiş kavimlerde, optimum noktada zenginlik vardı ama dünyevileşme, seküler bir hayat tarzıyla beraber tamamen materyalist bir düşünce içinde hayatını idame ettirdiklerinden dolayı zenginlik onlara fayda etmedi. Zenginliğimizi ahlakımızla birleştirmek, entegre etmek durumundayız. Aksi halde o zenginliğin hiçbir ehemmiyeti yoktur. Bu dejenerasyon ciddi şekilde toplum içinde neşvünema bulur ve bu sıkıntıları birlikte yaşarız" diye konuştu.
Boşanmalarda ciddi bir artış olduğunu, aile içerisinde ciddi kavgalar, hırsızlık ve çok sayıda gayrı ahlaki olaylar yaşandığını belirten Saral, RTÜK ve görsel medya dahil bütün bakanlıkların kendi çalışma sahalarıyla alakalı olarak ahlaki ve manevi değerleri zenginleştirecek çalışmalar yapması gerektiğini söyledi.
Görsel medyanın bu noktada çok önemli olduğunu belirten Saral, "Bilgi, teknoloji çağı var, internet ağı var. Televizyon, internet bizi kendi dünyasına çekiyor, bizi başkalaştırıyor, bizi mahvediyor, bizi ötekileştiriyor. Yani kendimiz olmaktan uzaklaştırıyor. Dolayısıyla ciddi bir çalışma yapmamız lazım" dedi.
Basının kendisine çeki düzen vermesi gerektiğini belirten Saral, "Görsel medyanın belirli bir çerçeve içinde yayın hayatını sürdürecekleri, gençlerimizi, ailelerimizi geçmişinden koparmayacak, tarihiyle buluşturacak ve geleceğine yön verecek bir yayın izlemeleri noktasında çalışmamız var. Bunu da grup başkanvekillerimize sunacağız. Bütçeden sonra somutlaştırıp bunu kanun teklifi olarak sunacağız" dedi.

"MUHTEŞEM YÜZYIL DİZİSİ YASAKLANSIN"
Muhteşem Yüzyıl dizisi ile gündeme gelen, tarihi şahsiyetlerin farklı yansıtılması tartışması ile birlikte, bu konuda hazırlamakta olduğu yasa teklifi hakkında da bilgi veren Saral, birçok dizide ciddi dejenerasyon olduğunu söyledi. Dizilerde aile içi çarpık ilişkilerin kanıksattırıldığını, beyinlere enjekte edildiğini belirten Saral, "O dizilerde bizim kültürümüze, medeniyetimize, tarihimize uymayan nitelikte, bizi biz yapan değerlerden uzaklaştıracak yayınlar insanlarımızın beynine enjekte ediliyor. Kalbiyle buluşturuluyor ve neticede farklı bir tezahür, toplumda ciddi sorunlara, yüz kızartıcı suçlara sebebiyet verecek ve aile hayatını tamamen yok edecek bu çarpık ilişkiler meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Hepimiz evde birlikte dizi izliyoruz. İnanın bizim Türk toplumunun ahlaki yapısından o kadar uzak, o kadar başkalaşmış o kadar farklılaşmış bir yayın izleniyor ki, buna da bir kıstas, buna da bir kriter, bir ilke getirilmeli. Bu noktada bir çalışmamız olacak" dedi.

"ECDADIMIZI MEZARINDA RAHAT UYUTMAYACAK DİZİLER"
Tarihe mal olmuş şahsiyetlerin dizilerde konu edildiğini ifade eden Saral, şunları söyledi:
"Bunları mezarlarında rahat uyutmayacak, onlara zulüm yapacak diziler var. 'Hayal mahsulüdür' deniliyor ama, baktığınızda isimler, her şey aynı. Ama bir Kanuni Sultan Süleyman'ı, ki ömrü at sırtında ülkesine milletine hizmet yapmakla geçmiş bir insan, tamamen yatak odasından müteşekkil ve çarpık ilişkilere dayalı bir hayat dayatması yapılıyor. Bizim çocuğumuz, gencimiz kitap okumuyor. Onu görüyor ve ona göre bir tarihi değerlendirme yapıyor, tarihi şahsiyetlerini değerlendiriyor. Bu dizileri dışarıya da ihraç ediyoruz, dışarıda da böyle bir algı oluşuyor. Algı da neticede bir olgu haline geliyor. Türkiye olarak bize yakışmıyor. Biz önce ahlak ve maneviyat diyoruz. Bu ahlak ve maneviyat çerçevesinde herkes kendisine çeki düzen verecek, herkes kendi sorumluluğunu bilecek ve o sorumluluk içerisinde de ne görevi varsa onu yapacak."
Yasa teklifinde bu tür dizilerin tamamen yasaklanmasını mı önereceğinin sorulması üzerine Saral, "Tabii ki, bunu açık ve net söylüyorum. Biz eğer bu ülkeyi çocuklarımıza, gençlere bırakmak istiyorsak, hedonist, bencil, anneyi babayı atayı tanımayan, kültürünü bilmeyen, ecdadını tarihini bilmeyen bir nesil eğer çıkıp da karşımıza gelirse o zaman biz ne kadar zengin olursak olalım o zenginlikler heba olup gidecek. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 'Bir ülkenin bir milletin zenginliği maddi zenginlik değil, ahlaki zenginliktir' demiştir. Biz bunu istiyoruz" dedi.
Herkesin kendince ahlaki ilkeleri ve kriterleri bulunduğunu belirten Saral, "Müslüman olan Müslümanca, diğer dinlere, mezheplere, meşreplere mensup olanlar da kendi aile yapısının devamını diler. Herkes o ahlaki ölçüler içinde hayatını idame ettirmek ister. Dolayısıyla biz bu noktada bunu istiyoruz. Başka bir şey söylediğimiz yok. Artık kendimize çeki düzen vermemiz lazım; gençlerimizi zehirlemeyelim, gençlerimize bu ülkeyi bırakacağız, onlar bu bayrağı devralacaklar ve Türkiye dünya coğrafyasında layık olduğu yere gelecektir inşallah" dedi.
(MÇ-YHY-Y)

04.12.2012 18:22:33 TSI

Editör: Wan Haber