Konya'nın Akşehir ilçesinde bir ay önce başlayan Adalet ve Kalkınma Partisi Siyaset Akademisi'nin bu haftaki konuğu, AK Parti Genel Bakan Yardımcısı Süleyman Soylu oldu.
Akşehir Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Siyaset Akademisi'ne AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Baloğlu, Akşehir Belediye Başkanı Abdülkadir Oğul, AK Parti İlçe Başkanı Abdullah Bahadır Örs, belediye başkanları ile Siyaset Akademisine devam eden kursiyerler katıldı.
Konuşmasına dünyanın büyük bir değişim geçirdiğine değinerek başlayan Süleyman Soylu, "Yepyeni bir dünya. Yani üretim maliyetlerinin mümkün olduğunca en aza indirildiği, teknolojik yoğunluğun en üst tarafa çıkarıldığı, iletişimin, bilişimin her noktada, bütün denetleme, bütün kontrol gibi üretimin tüm süreçlerinde olduğu, artık dünyada büyük büyük fabrikaların her yerde olmadığı, o fabrikaların bazen küçük parçalarının da başka yerlerde olduğu yepyeni ama yepyeni bir üretim sürecine doğru dünya gitmektedir. Bunun ismi bilgi toplumudur. Bu bir bilgi dünyasıdır, yepyeni bir çağdayız" dedi.

"SİYASETİ HİZMET İÇİN YAPIYORUZ"
Niçin siyaset yapıldığını da açıklayan Soylu, "Niçin siyaset yapıyoruz? Daha iyi makamlarda, mevkilerde olmak için mi? Daha fazla para kazanmak için mi siyaset yapıyoruz? Sadece bir şey için siyaset yapıyoruz. Biz biliyoruz ki insana hizmet önemlidir. Biz siyaset yapanlar biliyoruz ki, biz yaratıcıya ulaşmak için sadece ve sadece insana hizmeti bir araç olarak görüyoruz. Onun için insan bizim için en önemli varlıklardan bir tanesidir. Yoksa daha fazla başbakanlık, cumhurbaşkanlığı, bakanlık, milletvekilliği, belediye başkanlığı yapmak için değil. Onun için rahmetli Özal, sıkıştığında arkadaşlarına 'hizmet bir ibadettir' diye anlatmış. Onun için rahmetli Menderes sıkıştığında anlatmış insanlara 'hizmet bir ibadettir' diye. Siyaseti böyle tanılıyoruz biz" diye konuştu.
21. Yüzyılın başından itibaren Türkiye'nin iki temel politikası olduğunu söyleyen Süleyman Soylu, "Bunlardan bir tanesi içeride yenileşme politikasıdır. İkincisi ise etki alanını genişletme politikasıdır. Onun için Afrika'da büyükelçilikler açıyoruz. Onun için Osmanlı'nın olmadığı Güney Amerika'da olmaya çalışıyoruz. Onun için Myanmar'da varız. Onun için ta Haiti'ye ulaşmaya çalışıyoruz. Bu Anadolu'nun bütün aklını, yardımseverliğini, tüm iyiliğini taşımaya, etki alanımızı genişletmeye çalışıyoruz. Onun için Filistin'de diyoruz ki biz varız. Onun için diyoruz k Suriye'nin 130 binin üzerindeki insana sırtını dönmeyen bir devlet değil, tam anlamıyla birlikte onu kucaklayan, o insanların içerisinde bulunduğu durumu, acziyeti bir fırsata dönüştüren değil bir yardım, kardeşlik, barış, dost ve komşu elini uzatan bir devlet anlayışını, millet anlayışını ortaya koymaya çalışıyoruz. Onun için etki alanını genişleten bir Türkiye. İkincisi ise 'içeride yenileşme', her şeyiyle yenileşme" dedi.

"ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİM, AK PARTİ'NİN DEĞİL; TÜRKİYE'NİN, MİLLETİN SEÇİMİDİR"
Türkiye'de 4 tane temel seçimin olduğunu ve bunlara dönüşüm seçimi dediğini belirten Süleyman Soylu, "Bunun bir tanesi 14 Mayıs 1950'dir. Demokrat Parti'nin beyaz devrimle iktidara gelmesi. O Ezanı Muhammedinin yine milletle buluşması. O geldikten 5 ay sonra ilk Mevlit Kandil'inde Süleyman Çelebi'nin mevlidinin radyodan ilk kez insanlarımızla buluşması. Aynen bugün Kuran-ı Kerim'in okullarda okutulması gibi. Yine 1983 rahmetli Özal'ın seçimi önemli bir seçimdi. Dönüşüm seçimiydi. Bütün zihni duvarlarımızı alt üst etti. 3 Kasım 2002, bugünden görüyoruz ki bu iki seçimden çok daha büyük önemdeydi. 12 Eylül 2010 referandumu artık milletin kendi iktidarını başkalarının tahakkümünden kurtarmak için en önemli adımı attığı bir teşebbüsün gerçekleştiği seçimdi. Ama size bütün kutsallarım üzerine yemin edebilirim ki, önümüzdeki Mart mahalli seçimleri bütün bu seçimlerden önemlidir. Çünkü üçüncü katı çıktık. Zabıta bir şekilde dozerle beraber öbür tarafta o üç katımızı yıkmak için beklemektedir. Bir zafiyetimiz o üç katımızı yıkacak. Bizim bir katımız bir de çatımız kaldı. Bu katımızı çıktığımız, bu çatımızı çattığımız andan itibaren Türkiye artık millet iktidarının bundan sonra dönmeyecek en önemli yolundadır. Önümüzdeki seçim AK Parti'nin seçimi değildir. Önümüzdeki seçim Türkiye'nin ve bu milletin seçimidir. Buradaki belediye başkanlığını almanız AK Parti'ye yeter bir sonuç değildir. Herkese gidip, Türkiye'nin geleceğine ait bütün duyguları o milletle paylaşmanız, bazen yalvarmanız, bazen gözyaşı dökmeniz, bazen o gözünüzdeki sevincin ve gelecek vizyonunuzun onlara aktarılması, bunu nasıl izah ederseniz edin, nasıl yapacaksa yapalım başarmalıyız. Çünkü inanın memleketimizin geleceği de, inanın belki Mısır'ın, Tunus'un, Yemen'in, Suriye'nin, belki Balkanlarda şu anda Türkiye güçlendin diye bekleyen bütün ülkelerin geleceği de önümüzdeki Mart mahalli seçimlerindedir. Çünkü ondan sonra kimseye iştah bırakmayacak, kimseyi heveslendirmeyecek bir seçime, Cumhurbaşkanlığı seçimine giriyoruz" diye konuştu.

"AK PARTİ; TÜRKİYE'DE BİRLİK, BERABERLİK, KARDEŞLİĞİ ARZULUYOR"
Konuşmasının sonunda AK Parti'nin başından itibaren Türkiye'de birliği beraberliği ve kardeşliği arzuladığını belirten Süleyman Soylu, "Hiçbir zaman bu iradeden vazgeçmemiştir. Çünkü temel problem, Türkiye'yi yıllardan beri itilafları üzerinden yöneten bir anlayışı mağlup etmektir. Dün bizi Türk Kürt diye ayıran, Alevi Sünni diye ayıran ve aramızda itilaf çıkarmaya çalışan, sağcı solcu, laik anti laik diye ayıran, irticacı diye ayıran ve bunların üzerinden Türkiye'yi yöneten bir elit anlayışla karşı karşıya kalmıştır Türkiye. Oysa bu dönem bitmelidir artık. Bu dönemin bitmesi için herkesin ezberini bozacak işler yapılmalıdır. Türkiye'de bu demokratik açılımlar, bu demokrasinin derinleşmesi, bu demokrasinin müzakere şeklinde ortaya koyulduğu ki yenidünya buna demokratik müzakere der; burada AK Parti Türkiye'nin belki de 21. yüzyılda yarına hazırlanması için en önemli işlevlerini yerine getirmektedir. Hiç kimse endişeye kapılmasın. Hiç kimsenin bir tereddüttü olmasın. Dün bizi birbirimizden ayırarak, bizi parçalara bölerek, bizi yönetmeye çalışanlara fırsat vermeyelim. Kardeşliğimizi ayırmaya çalışanlara fırsat verilmemesi gerekir. Türkiye'de bir şehidin daha olmaması için hepimiz ne yapılması gerekiyorsa onu yapmalıyız. Ama bunu yaparken de ülkemizi bölmek, parçalamak, bizim enerjimizi azaltmak için her türlü musibeti bu ülkenin başına bela edenlerle de mücadeleye devam etmeliyiz" dedi.
Süleyman Soylu'nun konuşmasının ardından AK Parti Akşehir İlçe Başkanı Abdullah Bahadır Örs tarafından Soylu'ya plaket verildi.
(CF-FM-YHY-Y)

06.01.2013 18:51:03 TSI

Editör: Wan Haber