AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, PKK'nın geçmişinde örgüt içi infaz dosyalarının kabarık olduğunu belirterek, Paris'te 3 PKK'lı kadının öldürülmesiyle ilgili "Bizim burada dikkatli olmamız gereken husus şudur; bu bir provokasyon zincirinin başlangıcıysa bu provokasyon zincirine Türkiye'de yeni halkalar eklenmesine müsaade etmemek, bu konuda hassas olmak gerekir" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, AK Parti Genel Merkezi'ne gelişinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Çelik, Başbakan Erdoğan'ın Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki milletvekilleriyle bir araya geldiği toplantı hatırlatılması üzerine toplantıya ilişkin şunları söyledi:
"Sayın Başbakanımızın milletvekillerimize yaptığı toplantı sadece Güneydoğu'ya has, Kürt meselesine has bir toplantı gibi yansıyor, bundan ibaret değil. Sadece İmralı ve benzer süreçlerin konuşulduğu toplantı değil. İlk toplantıda bütün bu siyasi meseleler, iç politika, dış politikanın yanı sıra bölgedeki arkadaşlarımızın kendi bölge ve illerindeki yatırım sorunlarına, önümüzdeki dönem ne tür işler yapılacağına dair görüş ve değerlendirmeleri alınıyor.
Toplantının esası şu; Sayın Başbakanımızın milletvekillerimizle bölge bölge bir araya gelerek o bölgenin sorunlarını milletvekillerimizden, il başkanlarımızdan, il kadın ve gençlik kolları başkanlarından birinci elden dinlenilmesi amacını taşıyor. Sadece İmralı ve Kürt sorunuyla ilgili bir meselelerin tartışıldığı toplantı gibi yansıması doğru değil, çok boyutlu toplantı."
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, "Revizyon bekliyor musunuz?" şeklindeki soru üzerine ise, "Bu Sayın Başbakanın takdiridir. Hükümet başarılı bir şekilde yoluna devam ediyor, AK Parti başarılı şekilde yoluna devam ediyor, hepimiz işlerimizi yapıyoruz, bu bizim değerlendireceğimiz bir husus değil" cevabını verdi.

"PKK, ÖRGÜT İÇİ İNFAZLARA AÇIK BİR ÖRGÜT"
Paris'te 3 PKK'lı kadının öldürülmesi olayında örgüt iç hesaplaşma ihtimalinin güçlenip güçlenmediği şeklindeki bir soru üzerine Çelik, PKK'nın örgüt içi infaza açık bir örgüt olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:
"Paris savcısı ilk bulgularla bir açıklama yaptı. Arkasından bu açıklamanın içerisinde bir takım bu açıklamayı destekleyen deliller olduğu gözüküyor, bir takım da tutarsızlıklar yansıyor. Süreci savcının çalışmasının tamamlanmasını tam bekleyip bir açıklama yapmak lazım. Ama bu örgüt içi infaz meselesi PKK'ya yakın çevreler tarafından şiddetle reddedilirken burada sorulması gereken soru şu; PKK yöneticilerinin bu tip açıklamalar yapması makul bir şey ama geçmişte bu tip örgüt için infazları örtmek için de bu tip açıklamalar yaptılar.
Örgüt içi infazlar konusunda PKK, geçmişi çok kabarık olan bir örgüt. Arkasından bunu reddeden açıklamalar yaptılar, örgütün kendi mantığı açısından makul, ama bizim açımızdan makul değil tabii ki bu açıklamalar. Burada siyasilerin hangi kesimden olursa olsun siyasilerin düşünmesi gereken şey şu; örgüte bir masumiyet atfederek örgütün masum olduğu yönünde bir tutum sergilemek Fransa'daki araştırmayı da bu şekilde etkilemeye çalışmak da gerçeğin ortaya çıkmasına hizmet etmeyecek. PKK geçmişi itibariyle örgüt içi infazlara çok açık bir örgüt, bu konuda dosyası kabarık bir örgüt.
Fransa'daki çalışmanın tam olarak ortaya çıkmasını bekleyip, bütün bulgular ortaya çıktıktan sonra kesin sonuçla ilgili değerlendirme yapmak daha doğru olacak. Bir takım gazeteler Fransa'daki infazdan, Rusya'daki mafya babasının öldürülmesine kadar bir takım gazeteciler bunun Türkiye'deki sürecin baltalanmasına dönük bir dizi eylemin başlangıcı olduğunu, bunun arkasının gelebileceğini yazıyorlar, bunu Batı'daki gazeteler yazıyor. Bizim burada dikkatli olmamız gereken husus şudur; bu bir provokasyon zincirinin başlangıcıysa bu provokasyon zincirine Türkiye'de yeni halkalar eklenmesine müsaade etmemek, bu konuda hassas olmak gerekir. Örneğin cenazelerin kaldırılması sırasında bu provokasyon zincirine yeni bir halka eklenmesi söz konusu olabilirdi ama herkes sağduyulu, hassas davrandı ve Türkiye bu zincirin bir parçası olma şeklindeki önüne koyulabilecek provokatif eylemlerden uzak durdu. Bundan sonraki süreçte özellikle şuna dikkat edilmesi gerekiyor. Hükümeti suçlayıcı, AK Parti'yi suçlayıcı ya da AK Parti gidiyor Kürtlerin üzerine bomba yağdırıyor şeklinde ahlaki ve siyasi açıdan meşruiyeti olmayan baştan aşağıya yalan olan beyanlar... bilin ki bu beyanları kim yapıyorsa onlarda farkında olarak ya da olmayarak bu oluşturulmuş yeni iklimi sabote etmeye çalışıyorlar. Hükümeti suçlamak, AK Parti ve Başbakanımız Kürtlerin üzerine bomba yağdırıyor ifadesiyle ahlaki ve siyasi meşruiyeti olmayan ifadelerle suçlamak bu süreci sabote etmektir. Bu sürecin olumlu işlemesine olumlu hizmet etmemektedir, bu konuda herkesin hassas olması gerekir."
(AT-ÖZ-Y)

23.01.2013 10:53:40 TSI

Editör: Wan Haber