Kamuda başörtüsü yasaklarının olduğu 1999 seçimlerinde Fazilet Partisi’nden milletvekili seçilen Merve Kavakçı, milletvekilliği yeminini edemeden Meclis’ten çıkarılmıştı. Aslında Merve Kavakçı tek değildi. MHP’den Nesrin Ünal da başörtüsüyle milletvekili seçilmişti, ancak o başörtüsünü çıkararak yemin etmeyi tercih etti. Sonraki dönemde de Meclis çatısı altında başörtüsü takmadı.

Kavakçı’nın Meclis Genel Kurul salonuna girmesine en büyük tepki dönemin başbakanı Bülent Ecevit’ten geldi. Ecevit kürsüye çıktı, “Türkiye’de özel yaşamda kadınların giyim kuşamına başörtüsüne kimse karışmıyor. Ancak burası özel yaşam alanı değildir. Devletin gelenek ve kurallarına burada görev yapanlar uymak zorundadır. Burası devlete meydan okunacak yer değildir. Lütfen bu hanıma haddini bildiriniz” dedi. DSP’li milletvekilleri kürsünün etrafını sardı, Kavakçı yemin için kürsüye hiç çıkamadı.

O günden sonra Kavakçı’nın ABD vatandaşı olduğu ortaya çıktı. Bu durumu resmen Türkiye Cumhuriyeti’ne bildirmediği için hakkında fezleke hazırlandı. Önce Kavakçı’nın dokunulmazlığı kaldırıldı, sonra da Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarıldı. Böylece milletvekilliği de resmen düşmüş oldu.

Meclis’te ilk başörtülü yemin
Merve Kavakçı’nın yemin edememesinin üstünden 16 yıl geçti ve TBMM’de bu kez 21 milletvekili başörtüleriyle yemin edecek. Meclis’te AKP’den 18, HDP’den de 3 başörtülü milletvekili var.

Bir önceki yasama döneminde umre dönüşü, sonradan başını örten AKP’li milletvekilleri vardı. Ama adaylık süreci ve yemin sırasında başları açıktı.

Seçilen isimler arasında 28 Şubat mağdurları da bulunuyor. O dönemin simge isimlerinden Leyla Şahin Usta, Fatma Benli, Merve Kavakçı’nın kardeşi Ravza Kavakçı Kan ve Hüda Kaya başörtüsüyle seçimin kazananları oldular.

Köşe yazarlığı yapan Merve Kavakçı, bugünkü yazısında Ravza Kavakçı Kan’a ‘Yolun açık olsun kardeşim’ diye seslendi. Merve Kavakçı yazısına şöyle başladı:

“On altı sene önceydi, bugün gibi TBMM’de bir ant içme günüydü, sen yukarıda locada, ben Genel Kurul’da Türkiye ve dünya kamuoyu nezdinde müslüman başörtülü bir kadının linç edilişini milletçe yaşadık. Biliyorum o anlarda sen, çaresizliğin, öfke ve korkunun, yanımda olamayışının ızdırabını yaşadın…” (Al Jazeera Türk, ZETE)

Editör: Wan Haber