Avukat olan ancak başörtülü olduğu için duruşmalara giremeyen Zeynep Gürbüz, Danıştay 8. Dairesi'nin kararının ardından 20 yıl sonra ilk kez başörtüsüyle duruşmada müvekkilini savunacak.
Geçen günlerde verilen Danıştay kararıyla, Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB) meslek kuralları arasında yer alan, avukatların "başları açık" görev yapmaları gerektiğine ilişkin düzenlemede yürütme durdurulmuştu. TBB'nin ilgili maddesinde, "Avukat ve avukat stajyerleri mesleğe yaraşır bir kılık ve kıyafetle başları açık olarak mahkemelerde görev yaparlar" deniliyordu.
1986 yılında Ankara Hukuk Fakültesi'nden mezun olan ve bu zamana kadar avukatlık görevini icra edemeyen Avukat Zeynep Gürbüz, Danıştay'ın kararı sonucu 20 yıl sonra ilk duruşmasına çıkacak.

"BU BİZE YAPILMIŞ BİR ZULÜMDÜR"
28 Şubat sürecinde Samsun'da tek başörtülü avukat olduğunu belirten ve aynı zamanda AK Parti İl Kadın Kolları Başkanı olan Avukat Zeynep Gürbüz, "Yaklaşık staj bittikten sonra 20 yıllık avukatım ve başörtülü olduğum için duruşmalara giremiyorum. Danıştay 8. Dairesi'nin vermiş olduğu bu karar demokrasi adına gerçekten çok büyük bir karardır. Yani mutluluğumu kelimelerle ifade edemem. 28 Şubat sürecinde Samsun'da tek başörtülü avukat bendim. O zamanlarda bürolarımızda da başımızın açılması gerektiği noktasında bize yazı gönderiliyordu. Baro Başkanına gittiğimiz zaman 'niçin büromuzda başımızı açalım' dediğimizde, 'benim yapacağım hiçbir şey yok, bize öyle söylendi' deniliyordu. O süreçlerden bu sürece gelmek gerçekten çok mutluluk verici. Başörtüsü bir insan hakkıdır. Bu bize tamamen yapılmış bir zulümdür diye düşünüyorum. Danıştay'ın vermiş olduğu yürütmenin durdurulma kararının Barolar Birliği inşallah itiraz etmez. İtiraz etse de nihai kararın bu doğrultuda olacağına inanıyorum. Bundan sonra da bu tür uygulamaların sadece avukatlarda değil diğer tüm kamu çalışanlarında da serbest olacağını ümit ediyorum" dedi.

"20 YIL SONRA İLK KEZ DURUŞMAYA ÇIKACAĞIM"
20 yıllık avukat olduğunu ve 20 yıl sonra ilk duruşmasına çıkacağı günü iple çeken Gürbüz, "Duruşmalar bizim olmazsa olmazımız. Biz ne kadar serbest yapıyorsak da kamu işi yapıyoruz. Davaları alıyoruz ama duruşmalara giremiyoruz. Yani mesleğimizi tamamen icra edemiyorduk. Ben tamamen mesleğimi icra edemiyordum. Bu zamana kadar ben geri planda çalıştım ama hiçbir zaman içinde mesleğimi bırakmadım. Benim bir şansımda eşimin avukat olmasıydı. Bize zaman zaman gönderilen yazılarla adliyeye dahi gitmemiz istenmedi. Başımızı açmadığımızdan dolayı kolay kolay adliyeye gitmedim. Hep geri planda kaldık. Hep büroda kaldığımız için meslektaşlarımızla bile irtibatımız koptu. Bu kararın çıkmasını umutla bekledim ve çıktı ama halende şaşkınım. 20 yıllık avukatım ve 20 yıl sonra ilk duruşmama önümüzdeki günlerde gireceğim. Sanki ilk kez avukatlık yapmışım gibi çok heyecanlıyım. Ülkemizde birçok üniversite mezunu var ve başlarını açmadıkları için evlerinde oturuyor. Başörtü mağduriyeti giderildiği zaman kadınların iş hayatında veya karar mekanizmalarında çok daha fazla yer alacağına inanıyorum" diye konuştu.
(GKH-SLH-Y)

05.02.2013 12:42:12 TSI

Editör: Wan Haber